E-ISSN 2587-0610
Laparoscopic Endoscopic Surgical Science (LESS) - Laparosc Endosc Surg Sci : 15 (2)
Volume: 15  Issue: 2 - 2008
RESEARCH ARTICLE
1.Laparoscopic exploration of the common bile duct with a rigid scope in patients with problematic choledocholithiasis
Ahmet Tekin, Zekai Ögetman
Pages 54 - 61
GİRİŞ ve AMAÇ: Laparoskopik kolesistektominin minimal invaziv yöntem olarak açık kolesistektominin yerini almasını takiben koledok taşlarının endoskopik sfinkteretomi yöntemi ile tedavisinde devrim yaşanmıştır. Bu çalışmada endoskopik yöntemle taş ekstraksiyononun başarısız olduğu olgularda yeni bir laparoskopik koledok eksplorasyon tekniği sunulmaktadır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Şubat 2006’den itibaren endoskopik sfinkteretomi yöntemi ile taş ekstraksiyonunun başarısız olduğu 8 hasta (5 preoperatif 3 perioperatif) ve 2.3 cm impakte taşı olan bir hasta olmak üzere toplam 9 hastaya rijid skop (24-Fr nefroskop) ile laparoskopik koledok eksplorasyonu yapıldı. Üç hastada tek taı, 6 hasta da ise multiple taş mevcuttu. Taşların çap› 12 mm ile 29 mm arasında olup ortalaması 16.7 ±3.8 mm olarak belirlendi.
BULGULAR: Papilla tüm hastalarda balon ile dilate edildi. İki hastada taşı fragmente etmek için pnömatik lithotripter kullanıldı. Diğer hastalarda rijid grasping forseps ile tafllar fragmente edilerek duodenuma itildi. İşlem tüm hastalarda başarılı olarak tamamlandı. Koledokun taşlardan temizlenmesini takiben koledok 8 hastada primer olarak kapatıldı. Perioperatif antegrad sfinkteretomi teşebbüsü esnasında mikroperforasyon gelişen bir hasta da ise koledok T tüpü üzerinde kapatıldı. Ortalama ameliyat süresi 124 ±26.7 dk (dağılım 84-165 dk) ve ortalama yatış süresi 4 ±1.7 gün (dağılım 3-7 gün) olarak belirlendi.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Preoperatif veya intraoperatif endoskopik sfikteretomi tekniğinin başarısız olduğu, özellikle büyük taşı olan hastalarda rijid skop ile laparoskopik koledok eksplorasyonu başarı oranı yüksek ve güvenli bir yöntemdir.
INTRODUCTION: The development of laparoscopic cholecystectomy as a minimally invasive approach to eliminate gallstones, in conjunction with increasingly sophisticated techniques for removal of common bile duct (CBD) stones by endoscopic sphincteretomy, has revolutionized the treatment of choledocholithiasis. We describe a new technical approach to laparoscopic exploration of the CBD after unsuccessful endoscopic stone extraction.
METHODS: Nine patients were subjected to laparoscopic exploration of the CBD with choledochotomy using a rigid scope (24-Fr nephroscope) during the last two years. Out these, eight patients had unsuccessful preoperative (5 cases) or intraoperative (3 cases) stone extraction, and one case had a single impacted stone 2.3 cm in diameter. Three patients had a single bile duct stone, whereas six patients had multiple stones. The size of stones ranged from 12 mm to 29 mm (mean, 16.7 ±3.8mm mm).
RESULTS: Balloon dilation of the papilla of Vater was done in all patients. Most of the stones were fractured and pushed into the duodenum with rigid grasping forceps, but a lithotripter was required in two patients. The prevalence of stone clearance was 100%; complications related to the procedure were not observed. After CBD clearance, primary closure of the choledochotomy was achieved in eight patients. In one patient who had CBD perforation during a previous procedure, choledochotomy was closed over a T-tube. The mean operative time was 124 ±26.7 min (range, 84–165 min) and the mean postoperative hospital stay was 4 ±1.7days days (range, 3–7 days).
DISCUSSION AND CONCLUSION: Laparoscopic exploration of the CBD with a rigid scope is an efficacious procedure in dealing with unsuccessful endoscopic stone extraction.

2.Criteria for He Selection of Laparoscopic Approach in Patients with the Prediagnosis of Acute Appendicitis
Metin Tilki, Yusuf Bolatkıran, Gülten Okuyan, Kemal Sırrı Özkan, Mehmet Talk, Emin Yılmaz User
Pages 62 - 67
GİRİŞ ve AMAÇ: Bu çalışmada acil cerrahi kliniğimize akut apandisit ön tanısı ile başvuran hastalarda laparoskopik yaklaşımın akut apandisit ön tanısını doğrulama, akut apandisit dışında karşılaşılan durumlarda uygun tedaviye yönlendirme, negatif apandektomi ve non-prodüktif eksplorasyon miktarlarına etkilerini araştırdık. Ayrıca akut apandisit ön tanılı tüm hastalara laparoskopik yaklaşım için hasta seçiminde hangi faktörlerin karar almaya etkisi olabileceğini inceledik.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Çalışmamızda 2007 Ocak – 2009 Temmuz dönemleri arasında akut apandisit ön tanısı ile laparoskopik girişim yapılan 25 hasta retrospektif olarak değerlendirildi. 16 yaş altındaki hastalar, 46 yaş üzerindeki hastalar ve gebe hastalar çalışma dışı tutuldu. Değerlendirme için hastaları akut apandisit ve apandisit dışında patolojisi olan hastalar olmak üzere iki gruba ayırdık ve gruplar arasındaki farkı değerlendirdik.
BULGULAR: Erkek ve kadın hastalar arasında akut apandisit dışında patoloji ile karşılaşma oranları karşılaştırıldığında fark istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p<0,003).
TARTIŞMA ve SONUÇ: Akut apandisit ön tanılı hastalara laparoskopik yaklaşım için hasta seçimi kriterleri halen belirsizdir. Hasta seçiminde apandisit dışında patoloji ile karşılaşma sıklığının fazla olması nedeni ile tüm kadın hastalara rutin laparoskopi uygulanması halen gündemdedir. Bu çalışmada da kadın hastalarda akut apandisit dışında patoloji ile karşılaşma oranı erkeklere göre anlamlı şekilde farklı bulunmuştur. Ancak bu konuda yapılmış çalışmalarda hasta seçiminde radyolojik kriterler üzerinde durulmamıştır. Bu durumda radyolojik kriterlerin de değerlendirilmeye katılacağı karar alma analizi türünde çalışmalar ile laparoskopik eksplorasyon için daha seçici davranılabilir.
INTRODUCTION: The effects of laparoscopic approach on verifying diagnosis of acute appendicitis, negative appendectomies and non-productive exploration rates in cases with a pre diagnosis of acute appendicitis are evalutead in this trial. Furthermore, we also evaluated which factors might be important in determining the laparoscopic approach.
METHODS: In this trial 25 patients operated via laparoscopy with pre diagnosis of acute appendicitis between January 2007 – July 2009 were retrospectively evaluated. Patients younger than 16 years, older than 46 years and pregnant patients were excluded. Patients were grouped as acute appendicitis and non-appendicitis.
RESULTS: The rates of encountering a diagnosis other than acute appendicitis during laparoscopic exploration was found statistically different between males and females (p<0.003).
DISCUSSION AND CONCLUSION: Patient selection criteria for a laparoscopic approach in patients with prediagnosis of acute appendicitis are still unclear. For this uncertainty routine laparoscopy is advised for females. Also in this trial the rates of encountering a diagnosis other than acute appendicitis during laparoscopic exploration was found statistically different between males and females. However studies on this topic have not addressed the issue of radiologic criteria. Decision analysis trials including radiologic criteria are needed on this topic.

3.Analysis of Our Laparoscopic Cholecystectomy Cases
Ismet Özaydın, Abdulkadir Iskender, Mehmet Yaşar, Yavuz Demiraran, Sami Doğan, Metin Aydın
Pages 68 - 75
GİRİŞ ve AMAÇ: Kolelitiyazisin tedavisinde altın standart laparoskopik kolesistektomidir.(LK) Bu çalışmada Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Kliniği'nde yapılan LK olgularının değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Ocak 2005 ile Aralık 2008 tarihleri arasında kolesistektomi uygulanan 311 hastanın verileri geriye dönük olarak analiz edilmiştir.
BULGULAR: Olguların 279 (%89.7)’nu LK oluştururken; 88’i (%31,5) erkek, 191’i (%68,5) kadındı. Kadın hastaların sayısı erkeklerden daha yüksekti. (P<0.001). Ortalama yaş 52.5±12 idi ve yaş ortalaması erkeklerde daha yüksekti(P<0.001). Histopatolojik
tanıları 261(%93.5)’i akut alevlenme gösteren kronik kolesistit, 10(%3.6)’u akut kolesistit, 3 (%1.1)’ü adenokarsinom,2(%0,7)’si gangrenöz kolesistit, 1(%0,4)’i akalküloz kolesistit ve 2(%0.7) olguda polip idi. Toplam 12 (% 4.3) olguda;en sık 5(%41.2) yapışıklık, 2(%16.8) kanama ve 2(%16.8) safra yolu yaralanması nedeni ile açığa geçilmiş ve intraoperatif komplikasyonlar ise en sık 6(%46.2)’sı kese delinmesi, 3(%23.2)’ü kanama ve 2(%15.3)’si safra yolları yaralanması ve 2(%15.3) ‘si diğer şeklinde gelişmiştir. Olguların 10(%3.5) unda gözlenen postoperatif komplikasyonların 5(%62.5)’i yara yeri enfeksiyonu, 2(%25.0)’i safra fistülü, 1(%12.5)’i safra sızıntısı idi. Ortalama operasyon süresi 55 dakika; hastanede yatış ortalama süresi 2.6 gün (8 saat - 26 gün) idi. Toplam morbidite oranı %14.9 olup mortalite yoktur.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Sonuç olarak elde ettiğimiz bulgulara bakarak LK insizyon yerinin daha küçük olması, hastanede yatış ve operasyon süresinin daha kısa olması, normal günlük aktivitelere daha çabuk dönülmesi ve daha küçük skar kalması sebebi ile daha cazip bir yöntem olduğu ortaya koyulmuştur.
INTRODUCTION: Laparoscopic cholecystectomy (LC) is the gold standart operation in cholelithiasis. The aim of this study is to evaluate the LC performed in the General Surgery Department of Düzce University Medical School.
METHODS: The data obtained from the cholecystectomy 311 cases between January 2005 and December 2008 were analysed retrospectively.
RESULTS: The sex distribution of the cases was 191(%68,5) female and 88 (%31,5) male. Median age was 52.5±12 years and median age rate was higher in male patients (P<0.001). Indications for surgery were chronic cholecystitis in 261 (93.5 %), acute cholecystitis in 10 (3.6 %), adenocarcinoma 3(%1.1) gangrenous cholecystitis 2(%0,7) gallbladder polyps in 2 (0.7 %) and acalculous cholecystitis1(0,4%). Conversion to open cholecystectomy was needed in 12 (4.3%) patients. Causes of conversion were determined adhesions 5(41.2%) bleeding 2(16.8%), and biliary duct injury 2(16.8%) and intraoperative complications were gallbladder perforation (%46.2), bleeding 3(23.2%), biliary duct injury 2(15.3%) and the other problems 2(15.3%). Postoperative complications occured in 10(3.5 %) patients and wound infection 5(62.5%) biliary fistula 2(25.0%) and biliary duct bile leakage 1(%12.5). Operative time was 55 minutes. Median postoperative hospital stay was 2.6 days (8 hours-25 days). Overall morbidity rate was 14.9 % and there was no mortality.
DISCUSSION AND CONCLUSION: In conclusion based on our results LC include less post operative discomfort since the incisions are much smaller, shorter hospital stays and operation time, earlier return to full activities and much smaller scars.

CASE REPORT
4.Laparoscopic splenectomy in splenic artery and vein aneurysm with spontaneous artriovenous fistula. Case Report
Umut Barbaros, Aziz Sümer, Onur Taylan Çelik, Tuğrul Demirel, Mustafa Tükenmez, Ahmet Dinçağ, Rıdvan Seven, Selçuk Mercan, Demir Budak
Pages 76 - 79
Splenik arter anevrizmaları nadir olmasına rağmen, en sık görülen organ anevrizmalarıdır. Minimal invaziv tekniklerdeki gelişim ile birlikte tedavi seçenekleri de artmıştır. Son dönemlerde laparoskopik teknikler, deneyimli ellerde kolay uygulama, güvenli olmaları ve kısa postoperatif iyileşme süreleri nedeniyle popülarite kazanmıştır. 25 yaşında bayan olguda bulunan 6 cm splenik arter ve ven anevrizmasının laparoskopik tedavisi sunulmaktadır.
Splenic artery aneurysm, although rare, is the commonest visceral aneurysm. Its management options have expanded with advances in minimally invasive techniques. Recently, the laparoscopic technique has gained popularity owing to its simplicity, safety, and short postoperative course in the experienced hand. Laparoscopic treatment of a 6 cm splenic artery and vein aneurysm in a 25-year-old woman case is presented.

5.Intragastric Baloon Causing Intestinal Obstruction
Bülent Kaya, Yalım Uçtum, Rıza Kutaniş
Pages 80 - 83
Morbid obezite son yıllarda önemli bir sağlık sorunu haline gelmiştir. Intragastrik balon, morbid obezite tedavisinde kullanılan yöntemlerden birisidir. Bazı komplikasyonları olmakla beraber nispeten non-invaziv bir tekniktir. Etkinliği konusunda tartışmalara rağmen halen dünyada uygulanmaktadır. En sık karşılaşılan problemler, gastrik ve duodenal ülser, gastrik kanama, ince ve kalın barsak tıkanıklığıdır. İnce barsak tıkanıklığı genellikle 6 aydan uzun sure midede kalan balonların sönmesi ile meydana gelmektedir. 26 yaşında genç erkek hasta barsak tıkanıklığı semptomları ile başvurdu. Üç ay önce intragastrik balon uygulaması hikayesi mevcuttu. Yapılan tetkiklerinde ayakta direct karın grafisi ve bilgisayarlı tomografide sönmüş balon tespit edildi. Sönen intragastrik
balona bağlı gelişen barsak tıkanıklığı tanısı ile opere edildi.
Morbid obesity is became a major health problem in last years. ‹ntragastric baloon is one of the used treatment method for morbid obesity. It is a relatively non-invasive procedure with few complications. Although effectiveness of the intragastric baloon is contravertial it is used all over the world. The most commonly encountered problems with intragastric baloon are gastric and duodenal ulcer, gastric hemorrhage, small and large bowel obstruction. ‹ntestinal obstruction usually detected in patients whose intragastric baloon were applied more than 6 months ago and causing intestinal obstruction with deflation. A 26 year old young male was presented with signs of intestinal obstruction. He had been given history of intragastric baloon application 3 months before. The deflated baloon was detected in abdominal graphy and computed tomography. He was diagnosed and operated with deflated intragastric baloon causing intestinal obstruction.

6.Laparoskopic excision of an adrenal schwannoma. Case Report
Aziz Sümer, Umutt Barbaros, Musafa Tükenmez, Yeşim Erbil, Alp Bozbora, Selçuk Özarmağan
Pages 84 - 87
Schwannom normal periferik sinir kılıfından veya Schwann hücrelerinden kaynaklanır. Nadir bir antitedir. Burada minimal invaziv teknik kullanarak cerrahi tedavi uyguladığımız bir adrenal schwannom olgusu ile ilgili deneyimimizi sunuyoruz.
Schwannoma is a benign nerve sheath tumor originating from the normal peripheral nerve. It is rare entity. Herein, we report our experience with the surgical treatment of an adrenal schwannoma case by minimally invasive technique.

LookUs & Online Makale